top of page

Romatoid Artrit (RA) ve Beslenme: Yediğimiz Yiyecekler Hastalık Aktivitesini Etkiliyor mu?

Güncelleme tarihi: 27 Haz 2021


Arthritis Care & Research dergisinde bu ay yayınlanan ve Harvard’lı araştırmacılar tarafından yayınlanan bir araştırmada RA’lı hastaların dörtte biri yedikleri besinlerin şikayetlerini etkilediklerini söylemişler (1). Hastaların %15’i bazı besinlerin hastalık belirtilerini azalttığını, %19’u ise diğer bazı besinlerin şikayetlerini kötüleştirdiğini belirtmişler. Hastalar tarafından şikayetlerine iyi geldiği en sık söylenenler yaban mersini (%11.1) ve balık (%10.9); şikayetlerde kötüleşmeye en sık yol açanlar ise şekerli gazlı içecekler (%12.7) ve tatlılar (%12.4) olmuş. Hastalar arasında çay, kahve gibi kafeinli içeceklerin etkisi olduğunu söyleyenler %5’in altındaymış.

Çalışmaya katılan hastalara ayrıca semptomları etkileyebilecek egzersiz, iyi uyku, mineral/vitamin ve oda sıcaklığı gibi faktörler de sorulmuş. Hastaların %80’den fazlası egzersiz ve iyi uykunun semptomlarını azalttığını belirtmiş. Buna karşılık sıcak ortamın veya mineral/vitamin desteği almanın faydası olduğunu belirten hasta oranı %33-35 civarında kalmış.

Anket gönderilen 300 hastadan 217 tanesi ankete yanıt vermiş. Hastaların %83’ü kadın, ortalama yaşları 65, ortalama hastalık süresi 17 yılmış. Hastaların %55’i metotreksat, %58’i biyolojik ilaç, %25’i kortizon kullanıyormuş.

Bu çalışmanın sadece bir anket çalışması olduğunun altını çizmek gerek; hasta yanıtlarına dayanan sonuçların ne derece gerçeği yansıttığı ancak önceden planlanmış kontrollü çalışmalarla tespit edilebilir. Buna rağmen, hastaların yakınmalarını iyileştiren besin olarak en sık yaban mersinini söylemeleri gerçekten çok ilginçtir. Çünkü 2015 yılında juvenil RA’lı hastalarda yapılan bir kontrollü araştırmada altı ay boyunca biyolojik ilaç ve yaban mersini suyu verilen hastalarda hastalık aktivitesindeki iyileşme sadece biyolojik ilaç ve plasebo alan hastalara göre daha fazla olmuştur. Ayrıca, bu çalışmada yaban mersini alan grupta enflamasyonu tetikleyen bir sitokin olan interlökin-1 daha çok düşmüştür.

  • RA'lı hastalar bir çok zaman doktorlarına nasıl beslenmeleri gerektiğini sorarlar. Bu konu ile yapılmış çalışmaların sayısı maalesef azdır; yapılanlar da az sayıda hasta ile yapılmış çalışmalardır. Bu çalışmaların sonuçları yüksek dozda (≥3 g) omega 3 asitlerinin, aç kalmanın, vejeteryen tipi beslenmenin ve Akdeniz diyetinin RA belirtileri üzerinde sınırlı miktarda olumlu bir etkisi olduğuna işaret etmektedir. Dolayısıyla hastalara verilecek kanıtlara dayalı sihirli bir RA diyeti reçetesi yoktur. Ama eldeki sınırlı kanıtlara ve çoğu uzman görüşüne dayanan bazı genel tavsiyelerde bulunulabilir.

  • Diyet bitkisel ağırlıkta olmalıdır. Diyetteki kalorinin 2/3’ü sebze, meyve ve tahıllardan; geri kalan 1/3’ü az yağlı süt ürünlerinden ve yağsız proteinlerden sağlanmalıdır.

  • Somon, tuna, uskumru ve alabalık gibi yağlı balıklar mutlaka diyette olmalıdır; 100 g balıkta yaklaşık 1 g omega-3 yağ asidi vardır. Diyetle alınan omega 3 asit miktarı kardiyovasküler sağlık için yeterli olsa da, romatizma için yeterli olmaz. Ekstradan alınacak omega-3 dozu doktorla konuşulmalıdır. Çoğu kapsüldeki omega-3 dozu 300 mg’ı geçmez.

  • Bitkisel kaynaklı beslenme yararlıdır. Sebze ve meyvelerdeki lifler enflamasyonun göstergesi olan CRP’yi düşürür. Parlak renkli meyveler (portakal, kayısı, mango, havuç, biber/acıbiber, domates) antioksidanlardan zengindir. Antioksidanlar enflamasyondaki serbest radikalleri temizler ve muhtemelen enflamasyonu azaltır.

  • Akdeniz diyetinin RA’da semptomları azalttığı İsveç’te yapılan ve 3 ay süren kontrollü bir çalışmada gösterilmiştir. Akdeniz diyetinde sık olarak zeytinyağı, sebze, meyve, tahıl, fındık, bakliyat, balık ve tavuk eti tüketilir. Zeytinyağının anti-inflamatuar etkisi vardır. Yemeklerde tercih edilecek yağ olmalıdır.

  • Süt ve süt ürünleri, kalsiyumdan zengindir. RA ‘da hastalığın kendisi, birlikte kullanılan kortizon ve hareketsizlik kemik kaybına yol açar. Bu nedenle yeterli miktarda kalsiyum özellikle doğal yollardan temin edilmeye çalışılmalı, gerekirse ilaç olarak destek alınmalıdır.

  • Kilo almamaya dikkat edilmelidir.

Son olarak vurgulamam gerekir ki; diyet hiçbir zaman RA’da tek başına bir tedavi yöntemi olarak görülmemeli, mevcut tıbbi tedaviye ek olarak kullanılması gereken bir destek tedavi olarak düşünülmelidir.

1. Tedeschi S, et al "Diet and rheumatoid arthritis symptoms: survey results from a rheumatoid arthritis registry" Arthritis Care Res 2017; DOI:10.1002/acr.23225.

1.165 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page